Card Image

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), sürekli tekrar eden düşüncelere ‘obsesyon’; bu düşüncelerden kaynaklı bireylerin kendilerini rahat hissetmek adına sürekli tekrar eden davranışlar göstermesine ise ‘kompulsiyon’ denir. Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), bireylerin sürekli devam eden, tekrarlayan düşünceler ve kaygılar içinde yaşaması ve bu düşünceleri kontrol edememesi ile tekrarlayıcı davranışlar göstermesidir. 

Obsesyonlar bireylerin isteği dışında meydana gelir. Bireyler bu düşünce, fikir ve dürtüleri mantık dışı kabul etseler bile düşünmekten kendilerini alamazlar ve bu durum onların sıkıntı, huzursuzluk ve endişe yaşamasına neden olur.

Obsesif kompulsif bozukluğa sahip olan bireylerin kontrol edemedikleri düşünceleri, korkuları ya da imgeleri vardır ve bunları saplantı halinde yaşarlar. Bu durum bireylerin günlük yaşamlarını, işlevselliklerini ve zihinsel sağlığını olumsuz yönde etkiler. Bireyler çoğu zaman bu takıntılarını görmezden gelmeye çalışırlar ancak bu durumu önleyemedikleri için kaygıları çoğalır.


Obsesif Kompulsif Bozukluğun Belirtileri Nelerdir?

Obsesif kompulsif bozukluğun birçok belirtisi vardır ve belirtiler kişiden kişiye göre değişkenlikler gösterir. En yaygın belirtileri ise şunlardır;

Obsesyonlar:

    • Kirlenme ya da mikrop bulaşma korkusu,

    • Şiddet içeren düşünceler,

    • Saldırıya uğrama korkusu,

    • Dini düşünceler (günahkar olma vs.),

    • Düzen ve simetri olma,

    • Cinsel içerikli düşünceler,

    • Zarar verme ve zarar görme endişeleri,

    • Aşırı kuşkulanma,

    • Güven ihtiyacı,



Kompulsiyonlar:

    • Ellerini sık sık yıkama,

    • Objeleri sürekli düzeltme ve sayma,

    • Cümleleri, duaları tekrarlama,

    • İşleri belirli sayıda yapma,

    • Kapıları, kilitleri, ütüyü, ocakları vs. sürekli kontrol etme (kontrol etme kompulsiyonu),

    • Değeri olmayan nesneleri biriktirme, atamama (istifçilik),


Obsesif Kompulsif Bozukluğun Nedenleri ve Tetikleyicileri

Obsesif kompulsif bozukluğun nedenleri karmaşıktır. Sıklıkla genetik yatkınlar, aile geçmişi, kimyasal dengesizlikler, çevresel faktörler, travma ya da strese maruz kalma gibi nedenlere ilişkilendirilir.

Bireylerin yaşamış oldukları sosyal ve aile çevresinde yaşamış oldukları stres obsesif kompulsif bozukluğu tetikleyen ciddi bir faktördür. Çevresel faktörler aynı zamanda hafif seyreden belirtileri tetikleyerek belirtilerin şiddetini arttırabilir. Taciz, taşınma, sevilen birinin kaybı, evlilik, boşanma, çocuk sahibi olma, kaygı, geçirilen hastalıklar gibi belirtiler OKB nedenleri arasında sayılabilir. Bireylerin mükemmeliyetçi, ayrıntıcı, kuralcı kişilik yapılarına sahip olmaları da obsesif kompulsif bozukluğunu tetikleyen faktörler arasındadır.

Obsesif Kompulsif Bozukluğun Tedavisi

Obsesif kompulsif tedavileri arasında ilaç tedavisi, bilişsel davranışçı terapi, maruz bırakma ve tepki önleme ve destek grupları bulunabilir. Tedavi sürecinde bireylerin obsesyonları ve kompulsiyonların şiddetini azaltmaya ve belirtilerin yönetilerek günlük yaşam kalitelerinin arttırılması amaçlanır. 

OKB, bireylerin gündelik yaşamlarını sekteye uğratan ve işlevselliğini bozan ciddi bir bozukluktur. Bu nedenle OKB belirtilerine sahipseniz ya da bir yakınınız bu problemle karşı karşıya ise bir uzmandan destek almak son derece önemlidir. Doğru bir tedavi planı ve destekle OKB etkileri yönetilebilir ve ciddi oranda azaltılabilir.

Obsesif kompulsif bozukluğun ilaç tedavisinde bireylerin beyinlerinde serotonin seviyelerini arttırıcı olan ilaçlar kullanılır.

Bilişsel davranıcı terapiler ile amaçlanan ise bireylerin tekrarlayıcı zorlayıcı davranışlarda bulunmadan endişe yaratan düşünce ve inançları ile yüzleştirilmesidir. Obsesif kompulsif bozukluğu olan bireylerin abartılı ve gerçek dışı olan düşünceleri bilişsel davranışçı terapi ile uzaklaştırılmaya çalışılır. Bilişsel davranışçı terapi hem OKB tedavisinde hem de belirtilerin ortaya çıkmasının engellenmesin de oldukça önemli bir yere sahiptir.

Maruz bırakma ve tepki önleme yönteminde, bireyleri aşama aşama korktukları nesneye ya da takıntıya maruz bırakarak zorlayıcı davranışları yapma dürtüsüne direnç göstermenin ve baş etmenin yollarını öğretmeyi amaçlar.